19 Aralık 2008

Konyaspor 1-2 Fenerbahçe


2. gole kadar pozisyona giremediğimiz, hatta şut da atamadığımız maçta öncelikle böylesine bir zeminde oynamanın ne kadar zor olduğunu bilmek gerekir. Federasyon'un aciliyetle bu soruna kesin bir çözüm getirmeli artık. Kötü zeminde oynamamak için belli yaptırımları hayata geçirmek zorundalar.

Maçin ilk yarısında Veysel en çok çabalayan isimdi sahada. Kariyerinde yapmadığı kadar kontra başlattı. Sürekli toplu veya topsuz depar halindeydi. Ancak takımda Fahri dışında vasatın üstü oyuncuya rastlamak mümkün değil. Tipik "vur gitsin" bilincinde bir defans, etkisiz orta saha. Bu takımın 6 hafta gol atamaması sürpriz değilmiş.

Maçta şansa bala Önder'in attığı gole kadar hiçbir şey yoktu. Ne bir pozisyon, ne bir şut. Bunu biraz zeminin bozukluğuna yoruyorum. Önder'in golünün Kuddusi'yi saçmalatması maçın keyfi oldu. Önce el verdi, gözleri yardımcısında. Ardından ne yaptığını anlamaz bir halde ofsayta çevirdi, gözler hala yardımcısında. En sonunda zeki Kuddusi mikrofonuyla irtibata geçmeyi akıl edince yardımcısının aslında golü verdiğini anladı. Kuddusi kadar çapsız bir hakem görmemiştir herhalde bu ülke.

Tartışılan bu pozisyona gelince de ben hakem olsam el vermezdim. Koltuk altına yakın bir bölgeye geliyor top. Eli kapalı olsa direkt omzuna çarpacaktı belki ama açık olunca elle oynamış gibi bir izlenim veriyor.

İlk golden sonra seyir zevkine katkı yapan maçın ikinci hareketi geldi; Güiza'nın muazzam asisti. Maçin keyif veren ilk hareketi Deivid ile Alex'in verkaçıydı. Gelelim Güiza'nın asistine. Önce topu aldı, arkadan içeriye koşu yapan Deivid'i bekledi. Ardından geriye doğru giderken atletik bir dönüşle asist olabilecek tek açıyla Deivid'in önüne, doğru zamanda bıraktı. Müthişti. Deivid de soüukkanlılığıyla golünü attı, 2-0...

İkinci yarı Aragones anlamsızca skoru korumaya gitti. Koruma yöntemi de geriye çekilmek. Bu korkakça düşüncesini iki oyuncunun yerine daha defansiflerini alarak yaptı. Emre-Deniz ve Uğur-Vederson değişiklikleriyle. Sonucunda da beklenen oldu 6 haftadır gol atamayan takım golü buldu. Gol, Konya'nın oynayabilen iki futbolcusunun ortak yapımıydı; Fahri ve Veysel. Yırtık ağdan dışarı seken toptan sonra inanmış bir şekilde Volkan'ın "gol değil" itirazları yoruma gerek bırakmadan güldürdü herkesi...

Bozuk zemine rağmen bir de Alex resitali vardı zaman zaman. Şık topuk pasları, 360 derece topun üstünde dönerek adam eksiltişi ve bunu LigTV'nin ısrarla tekrar vermeyişi. Servet'in sümüğünü göstermeye meraklı LigTV nedense futbolun güzelliklerini güzellik olarak görmüyor. Bir zamanlar Anelka da yapardı, Musa yine göstermezdi!!!

Sonuç olarak bu ligde deplasmanda 3 puan çok önemli olmaya başladı diğer senelere nazaran. Hem de derbi haftasında olması ayrı bir hoş oldu...




Maç sonrası Önder'in açıklaması:

Maç sonrası açıklamalar yapan Önder Turacı, gol pozisyonunu anlattı. Önder Turacı, "Pozisyon çok çabuk gelişti. Benim elle oynama niyetim zaten yoktu. Yaptığım vuruş da omuzla göğüs karışımı bir vuruştu. Zaten yaklaşık 1 metre gibi çok kısa bir mesafede oldu. Bence pozisyon goldü. Her hafta gol atan biri değilim. Ben, hakem golü vermedi diye sevinemedim" diye konuştu.

0 Yorum...: